İster bitki çayı olsun isterse de siyah çay benim için tad ve aroma önemli. Türkiyede en çok tutulan çay markası nedir bilmiyorum ama yurt dışında yaşadığım için bulunduğum bölgede seçkin marketlerde karşılaştığım bir İngiliz firması olan clipper-teas’in ürünlerini taddım ve çok beğendim. Sizin de tatmanızı tavsiye ederim.

Firma organik sektörde (piyasanın en pahalı alanı)nda faaliyet gösteriyor ve ürünlerinde de çok iddialı. Aslında siyah çaydan çok aramolı ve saf bitki çaylarını denedim. Çok beğendim. Gerçekten ürünün ambalajından tutun da içeriğindeki demleme poşetine kadar her şeyde bir intizam hissediyorsunuz. Tada gelince, inanın pure peppermint(saf nane çayı), love me truly ve Infusion ürünleri harika.

Beyaz çay ürünü de çok güzel ve kaliteli. Siyah çay tirkayilerinin de beğeneceğini umduğum güzel bir firma…

Bitki çaylarını seviyorum. Çünkü gün içi çalışmalarımda kafamı rahatlatıyorlar, sakinleştirici özellikleri var. Bilhassa da mide ve bağırsak problemleri olanlar için çok faydalı. En fazla tuttuğum da saf veya aromalı nane çayı(zencefil-limonlu). Ayrıca benim için çok değerli olan rooibos ve beyaz çayı da zikretmeliyim.

Bitki çaylarını içerken dikkat etmek gerek. Günde 2 bardaktan fazla içmemelisiniz. Fazlası yarardan çok zarar getiriyor ama biri istisna. İstisna olan bu çay da en sevdiğim. Rooibos çayı. İstediğin kadar iç. Şeker atmana da gerek yok. Öyle hoş bir tadı var ki şekere ihtiyaç yok. Bu Rooibos’un vanilya aromalısı müthiş güzel bir çay. Şiddetle tavsiye ederim.